Uyarı :

UYARI: "Konu / Subject" bölümlerinde filmlerin hikayeleri baştan sona anlatıldığı için bu bölümleri, filmleri izledikten sonra okumanız tavsiye edilir.

9 Şubat 2012 Perşembe

Hokkabaz / The Magician (2006)

Director / Yönetmen:

Cem Yılmaz
Ali Taner Baltacı

Screenplay / Senaryo:

Cem Yılmaz

Cast / Kadro :

Cem Yılmaz
Mazhar Alanson
Özlem Tekin
Tuna Orhan
Tuncer Salman
Kemal İnci
Gürgen Öz
Ayçe Abana
                                                               Caner Alkaya
                                                               Bahtiyar Engin
                                                               Selim Erdoğan
                                                               Onuryay Evrentan
                                                               Suat Önen
                                                               Gamze Demirbilek
                                                               Sennur Kaya
                                                               Ali Sarıbaş
                                                               Ezgi Mola
                                                               Metin Keçeci
                                                               Şinasi Yurtsever
                                                               Tevfik Yapıcı
                                                               Ünal Silver

Subject / Konu:

Hayatlarını pavyonda sihirbazlık yaparak idame ettirmeye çalışan İskender ve Maradona, para kazanıp ileri derecede rahatsız olan gözlerine lazer operasyon yaptırabilmek umuduyla bir turneye çıkmaya karar verirler. Turneye çıkabilmek için bir karavana ihtiyaçları duyan 2 kafadar, İskender'in eniştesinin karavanını istemeye karar verirler. İskender, eniştesinin evine gidince babası Sait'in bahçede duran karavanda kaldığını öğrenir. Eniştesi karavanı, Sait'le birlikte almaları karşılığında vermeyi kabul eder.
Karavanı alabilmek için teklifi kabul eden İskender ve Maradona, Sait'in Çanakkale'ye gitme ısrarı yüzünden yol haritalarına Çanakkale'yi de eklemek zorunda kalırlar. Sait, huysuzluğunun yanı sıra karısının ölümünden sonra tuhaflaşmış emekli bir üsteğmendir. Arasının pekte sıcak olmadığı İskender'i hokkabaz diyerek küçümsemektedir. Sait'in yanında mezar taşını getirmesi, karavandan paraşütle atlaması ve Maradona'ya ölen karısıymış gibi muamele etmesi; yolculuğunda tuhaf bir hal almasına neden olur. Sait'in asıl amacı Çanakkale'ye gömülmektir.
Arabaları arızalanınca bir köye gelirler. Köyde Cemal Aga'nın oğlu Erkut'la Fatma'nın düğünü vardır. Erkut'un ısrarları sonucu İskender ve Maradona'nın da düğünde sahneye çıkması için anlaşırlar. Gösteri yapılırken sahneye gönüllü olarak çıkan Fatma, tuhaf bir şekilde kaybolur. Ardından da İskender'in hipnotize etmeye çalıştığı Cemal Aga'nın annesi ölür. Köylünün tepkisini, Fatma'nın abisinin tehditlerini ve jandarma soruşturmasını atlatsalar da; Fatma'nın kendileriyle birlikte kaçtığını anladıklarında işler ayrı bir boyut kazanır. Fatma, bu evliliğin aslında abisinin bir oyunu olduğunu, bu oyunu daha öncede oynayıp insanları dolandırdıklarını, artık bu oyunların içersinde olmak istemediği için kaçtığını anlatır ve yoluculuğa o da katılır.
İskender, yakınlaştığı Fatma'ya aşık olur. Onun başını beladan kurtarmaya karar verir. İskender düğünde takılan altınları iade etmek için köye geldiğinde altınların yanında olmadığını ve Fatma tarafından aldatıldığını farkına varır. Fatma'nın abisinden, Fatma'nın kendisine aşık ettiği ve evlenmek üzere olduğu erkekleri, düğün gecesi tüm takılan altınları alarak kaçan bir dolandırıcı olduğunu öğrenir.
Bu acı tecrübenin ardından İstanbul'a dönerler. İskender kilitli bir akvaryumun içerisinde nefesini tutma numarasını denerken; Maradona, kapıya büyük bir sürprizle (hokkabaz isimli yepyeni bir karavan) gelen Sait'le konuşmaya dalar ve kilitli İskender'i unutur. İskender'in kilitli olduğunu hatırlayınca Sait'le birlikte akvaryumu kırarlar ve İskender'i çıkarırlar. İskender'in öldüğünü düşünen Sait, yolculuk boyunca hiç olmadığı kadar yakınlaştığı oğlu için gözyaşları döker. Ama bu sefer numara yapan İskender'in ta kendisidir...

Comment / Yorum:

Cem Yılmaz'ın senaryosunu yazıp Ali Taner Baltacı'yla birlikte yönettiği Hokkabaz, 23 hafta vizyonda kaldı ve 1.710.212 seyirciye ulaştı. Bu rakam herhangi bir Türk filmi için iyi sayılsa da; söz konusu Cem Yılmaz olunca beklentilerin altında olarak değerlendirilebilir. Cem Yılmaz'ın yaptığı fantastik ve absürd içerikli komedi filmlerinin daha fazla ilgi çekmesi; oyunculuğunu çok daha iyi gösterebildiği, drama yönü de kuvvetli olan ve bir yol hikayesi olarakta nitelendirilebilecek Hokkabaz gibi filmlerin hep 2. planda kalmasına neden oldu.
Film, kimi zaman gülümseten, kimi zaman hüzünlendiren naif bir hikayeye sahip. Müthiş manzarasıyla dikkat çeken Çanakkale, yol hikayesi anlatan Hokkabaz filmi için biçilmiş kaftan bir mekan seçimi olmuş.
Genelde canlandırdığı uyanık karakterlerin aksine saf bir karakter olan İskender'i canlandıran Cem Yılmaz, başarılı oyunculuğunun yanında sihirbazlık gösterileriyle de rolünün hakkını vermiş. Buna karşın bu rolle kazanabildiği tek ödül; 12. Sadri Alışık Ödülleri'nde kazandığı "En İyi Erkek Oyuncu" ödülü. 1998 yapımı "Herşey Çok Güzel Olacak" adlı filmde Cem Yılmaz'ın canlandırdığı Altan karakterinin abisi Nuri'yi oynayıp karşılıklı döktürdüğü Mazhar Alanson'u bu kez Cem Yılmaz'ın canlandırdığı İskender karakterinin babası Sait rolünde seyrediyoruz. Mazhar Alanson'un bu rolde de gayet başarılı olduğu ortada. Filmin diğer öne çıkan karakterleri Fatma ve Maradona rollerinde izlediğimiz Özlem Tekin ve Tuna Orhan. Tuna Orhan, filmdeki performansından dolayı 18. Ankara Film Festivali'nde "Umut Veren Yeni Erkek Oyuncu" ödülünü kazandı.
Filmle ilgili en tuhaf not, yine 2006 yapımı olan "The Prestige" ve "The Illusionist" adlı çok ses getiren sihirbazlık temalı filmlerle yakın zamanda vizyona girmiş olması. Bu 3 filmin yolları, farklı konular işleseler de temellerinde sihirbazlığı işlemeleri ve birbirlerine yakın zamanda vizyona girmeleri nedeniyle tesadüfen de olsa kesişmiş oldu.
Hokkabaz, Cem Yılmaz'ın kariyerinde Herşey Çok Güzel Olacak'a daha yakın duran bir film. Cem Yılmaz'ın yer aldığı 2004 yapımı "Gora", 2008 yapımı "Arog" ve 2010 yapımı "Yahşi Batı", Hokkabaz'a nazaran daha komik bulunabilir. Ancak Hokkabaz'ın bahsi geçen filmlerden daha iyi bir hikayeye sahip olduğu ve drama yönünün daha kuvvetli olduğu da yadsınamaz. Hokkabaz, komedi gücü zaten tartışılmaz olan Cem Yılmaz'ın hüzünlendirmeyi de başarabildiğini gösterdiği filmlerden biri. Keyifli ve manzara ziyafeti yaşatan bir yol filmi olması da cabası.

Imdb note : 7.4                              My note : 8

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder