Uyarı :

UYARI: "Konu / Subject" bölümlerinde filmlerin hikayeleri baştan sona anlatıldığı için bu bölümleri, filmleri izledikten sonra okumanız tavsiye edilir.

8 Mart 2012 Perşembe

The Old Man and the Sea / Yaşlı Adam ve Deniz (1958)

Director / Yönetmen:

John Sturges

Screenplay / Senaryo:

Peter Viertel

Novel / Kitap:

Ernest Hemingway (from "The Old Man and the Sea")

Cast / Kadro :

Spencer Tracy
Felipe Pazos Jr.
Harry Bellaver
Don Diamond
Don Blackman
                                                                Joey Ray
                                                                Mary Hemingway
                                                                Richard Alameda
                                                                Tony Rosa
                                                                Carlos Rivero
                                                                Robert Alderette
                                                                Mauritz Hugo
                                                                Don Alvarado

Subject / Konu:

İhtiyar balıkçı, tam 84 gündür balık tutamamaktadır. Uzun süre kendisiyle birlikte balığa çıkan ve balıkçılığı öğrettiği, ancak artık doğru dürüst balık tutamadığı için babası tarafından başka kayıkla balığa çıkmaya yollanan genç, ihtiyar balıkçıyı sevip saymakta ve sürekli ona yardım etmeye çalışmaktadır.
İyice yaşlanan, doğru dürüst yemek yemeyen ve sandalda geçirdiği tüm günü bir şişe suyla idare eden ihtiyar balıkçı, 85. gün yine denize açılır. Denize saldığı oltalardan birine bir balık takılır. Balık yemi yutana kadar bekler. Ardından misinayı çekmeye çalışır. Ancak misinayı çekemez. Misinaya takılan balık, kayığı ters istikamete doğru hareket ettirir. Balık, 4 saat boyunca kayığı çekmeye devam eder. Hava kararır ama balığın mücadeleyi bırakmaya hiç niyeti yoktur.
Diğer oltalardan birine daha bir balık takılır ve misinayı çekmeye başlar. İhtiyar balıkçı, tuttuğu büyük balığın misinasını koparmaması için diğer bütün misinaları keser. Eli yıpranıp kasılan ve güçten düşmeye başlayan ihtiyar balıkçı, kendini toparlayabilmek için önceden tuttuğu palamuttan yer.
İhtiyar balıkçı, ilk kez suyun dışına zıplayan balığı görür ve hayrete düşer. Çünkü balığın boyu, kayığın boyundan daha uzundur. Elinin kasılmasının geçmesiyle morali düzelen ihtiyar balıkçı, havanın iyice kararıp gecenin yaklaşmasıyla ve yağmurun yağmaya başlamasıyla umutsuzluğa düşer. Aslında dindar olmayan ihtiyar balıkçı, balığı yakalayabilmek için dualar edip adak adamaya ve gençliğinde en güçlü zenci balıkçıyla yapıp kazandığı efsanevi bilek güreşini hatırlayıp o andan güç almaya çalışır.
İhtiyar balıkçı, yarım bir gün ve bir gecenin ardından uykusuz bir başka günde ipi gövdesiyle kayık arasına sıkıştırarak uyur. İpin çekilmesiyle uyanan ihtiyar balıkçı, balığın çırpınıp zıpladığını görünce tüm kuvvetiyle ipi çekmeye başlar. Yorgunluktan bayılacak bir hale gelmesine karşın balığı kalan gücüyle çekmeye devam eden ihtiyar balıkçı, yakınına çekmeyi başardığı balığı zıpkınla vurur. Balığı kayığın yanına bitişik şekilde bağlar ve güneybatıya doğru yol almaya başlar. Taze balığın kokusunu alan bir camgöz köpekbalığı, balığa saldırır. İhtiyar balıkçı, zıpkınla camgöz köpekbalığını vurur ama ipi çekemeden balık ipi koparır.
Kayığa bağlı olan balıktan akan kanlar diğer balıklarından kayığa doğru gelmesine neden olur. Küreklerden birinin ucuna bıçağını bağlayan ihtiyar balıkçı, köpekbalıklarının saldırılarını böyle engellemeye çalışır. Tüm gücüyle köğekbalıklarının saldırılarını engellemeyi başaran ihtiyar balıkçı, avladığı balığın neredeyse yarısının saldıran köpek balıkları tarafından yenildiğini farkına varır.
Köpekbalıkları 2. kez saldırdığında geriye sadece balığın kafası kalır. Limana ulaşan ihtiyar balıkçı, zor da olsa kulübesine varır.
Genç arkadaşı , sabah ihtiyar balıkçıyı kontrol etmek için geldiğinde ihtiyar balıkçının perişan halini ve parçalanmış ellerini görür. Ona kahve getirir ve yeniden onunla balığa çıkmak istediğini söyler.
Herkes ihtiyar balıkçının avladığı balık kadar büyük bir balık görmediğini konuşur. O ise yatağında rüyaya dalar.

Comment / Yorum:

Ernest Hemingway'in "İhtiyar Adam ve Deniz" adlı kitabından sinemaya uyarlanan yapımın büyük bölümünde Spencer Tracy'i tek başına izliyoruz. Bu durum, zaman zaman sıkıcılık hissi yaratsa da; filmin süresinin kısa tutulması (86 dakika) ve Spencer Tracy'nin etkili performansı, filmi seyredilebilir kılıyor. Spencer Tracy, ihtiyar balıkçı rolüyle "En iyi erkek oyuncu" dalında Oscar'a ve "Drama dalında en iyi erkek oyuncu" Altın Küre ödüllerine aday gösterilse de; ödülleri kazanmayı başaramadı. Tracy'nin filmdeki performansıyla kazanabildiği tek ödül; National Board of Review tarafından verilen "En iyi erkek oyuncu" ödül. Toplam 6 ödül kazanmış olan filmin kazandığı en önemli ödül, Dimitri Tiomkin'in kazandığı "En iyi müzik" Oscar ödülü.
Filmin çekildiği dönemde kullanılan teknikler, çoğu sahnenin stüdyo ortamında çekilmiş olduğunu belli ediyor. Bu filmin en rahatsız edici tarafı. Ancak yinede filmin 50'li yılların sonlarında çekilmiş olduğu ve kullanılan görüntü tekniklerinin döneminin hiçte gerisinde olmadığı da gözardı edilmemeli.
The Old Man and the Sea, edebiyat uyarlamalarından hoşlananların, özellikle de Hemingway severlerin ilgisini çekebilecek bir film. Sadece Spencer Tracy'nin performansı için bile izlenebilir.

Imdb note : 6.9                              My note : 6.5

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder