Uyarı :

UYARI: "Konu / Subject" bölümlerinde filmlerin hikayeleri baştan sona anlatıldığı için bu bölümleri, filmleri izledikten sonra okumanız tavsiye edilir.

12 Mayıs 2012 Cumartesi

İntikam Alevi (1956)

Director / Yönetmen:

Osman F. Seden

Screenplay / Senaryo:

Osman F. Seden

Cast / Kadro :

Ayhan Işık
Kenan Pars
Deniz Tanyeli
Turgut Özatay
Behzat Balkaya
Ali Üstüntaş
Mualla Sürer
O. Nuri Ergün
Nubar Terziyan
                                                               Hüseyin Güler
                                                               Hüseyin Kaşif
                                                               Fadıl Garan
                                                               Asım Nipton
                                                               Muammer Gözalan
                                                               Hikmet Serçe
                                                               Mualla Kaynak

Subject / Konu:

Katil Ekrem hapishaneden kaçar. Ekrem'in kaçışı gazetelerde haber olur. Mahalleli Hikmet'e bu haberden bahseder. Hikmet ise Ekrem'den korkmadığını, Suzan'ın kendi karısı olduğunu söyler. Hikmet evine gittiğinde Suzan, Ekrem'in bir delilik yapabileceğinden korktuğunu söyleyip kaçıp kaçmayacaklarını sorar. Hikmet, bir yere gitmeyeceklerini, şayet Ekrem gelirse onu vuracağını söyler.
Hüseyin, sessiz kalmak için Hikmet'ten para ister. Kavgaya tutuşurlar.
Ekrem, kaçak olarak bir kamyonun kasasında yolculuk ettikten sonra arkadaşı Ali'nin yanına gider. Aleyhinde tertiplenen bir tuzağa düşürüldüğünü ve kaçmak zorunda kaldığını söyleyen Ekrem, Ali'ye olayı 2 sene öncesinden anlatmaya başlar.
Necla'yla işanlanma arifesindeki Ekrem, bir taraftan da içki batağındaki serseri kardeşi Mahmut'la uğraşmaktadır. Ekrem'de gözü olan Suzan, Ekrem'i kendisiyle buluşmaya ikna eder. Ekrem, Suzan'a kendisiyle bir ilgisi olmadığını söyler ve gider. Kamyon şoförlüğü yapan Ekrem'in iş arkadaşı Hikmet, bir dönem ilişkisi olduğu Suzan'la ilgilenmektedir. Ekrem'in Suzan'la buluştuğunu öğrenen Hikmet, Ekrem'i tersler.
Suzan, Ekrem'e son bir defa buluşurlarsa peşini bırakacağına dair söz verir. Ekrem'de bu teklifi kabul eder. Suzan'la Ekrem'in buluştuğunu gören Hikmet, Ekrem'le kavgaya tutuşur ve dayak yer.
Ekrem tarafından reddedilen Suzan, gözyaşlarına boğulur. Kızının üzüntülü halini gören Huriye, Ekrem'e bir oyun oynayarak onu kucaklarına düşüreceğini söyler. Huriye, Mahmut'a gider ve istediklerini yapması karşılığında para verir. Mahmut, kahvehanedeki arkadaşlarına Ekrem'in nişanından önce kutlama yapma fikrini ortaya atar. Hep beraber içmeye giderler. Mahmut, Ekrem'in içkisine ilaç karıştırır. Baygın haldeki Ekrem'i eve getirip yatağına yatıran Mahmut, Suzan'ı içeriye alır ve onunla birlikte olur. Sabah Huriye, Ekrem'in evinin kapısına dayanır ve kızının kaçırıldığını söyleyerek ortalığı birbirine katar. Polis gelir. Ekrem yaşananları hatırlamamaktadır. Muayene sonucu Suzan'ın cinsel ilişkiye girdiğinin ispatlanması ve Mahmut'un yaptığı şahitlik; Ekrem'i Suzan'la evlenmek zorunda bırakır.
Ekrem'e kinlenen Hikmet, şirkete gelen paraları görünce kumar borcu olan Hüseyin'i de planına dahil ederek Ekrem'in başına çorap örmeye karar verir. Hüseyin, korka korka da olsa Hikmet'in teklifini kabul eder. Hüseyin, Ekrem'i nakliye işi bahanesiyle kandırır ve saat 8'de buluşmaya çağırır. Hikmet ve Hüseyin, Ekrem gelmeden garaj sahibini demir levyeyle öldürüp paraları çalarlar. Hikmet, levyedeki ve kapıdaki parmak izlerini temizler. Ekrem'in olay yerine geldiğini gördüklerinde ise polise garajdan garip sesler geldiğini haber verirler. Garaj sahibini yerde kanlar içinde yatarken gören Ekrem, kapıyı açıp içeri girer ve demir levyeyi alır. Polis, Hikmet ve Hüseyin olay yerine gelir. Ekrem'i elindeki kanlı levyeyle gören polis, Ekrem'i tutuklar.
Ekrem mahkemede masum olduğunu söyler. Ancak kapıdaki ve levyedeki parmak izleri Ekrem'e aittir. Üstelik Hüseyin ve Hikmet'in verdiği ifadeler de aleyhindedir. Mahkeme ileri bir tarihe ertelenir.
Hikmet, Huriye'yle görüşür ve Ekrem'in uzun yıllar hapiste yatacağını, eğer Suzan kendisiyle birlikte olursa onu paraya boğacağını söyler. Suzan, Hikmet'le gezip tozmaya ve birlikte olmaya başlar. Hikmet mahkemeden bir gün önce Suzan'a mutlu birlikteliklerinin bitmemesi için Ekrem'in hapiste kalmaya devam etmesini sağlamaları gerektiğini söyler ve Ekrem'in aleyhinde şahitlik yapmasını ister.
Suzan, Ekrem'in aleyhinde şahitlik yapar ve Ekrem, 20 yıl hapse mahkum olur. İntikam aleviyle yanıp tutuşan Ekrem, 2 yıl hapis yattıktan sonra firar eder.
Ekrem, Ali'den kendisine Necla'yı çağırmasını ister. Ali, verem olan Necla'yı Ekrem'in yanına getirir. Ekrem, masumiyetini kanıtlamak için Necla'dan yardım ister. Necla, Hüseyin'e Hikmet'in kendisini gizlendiği yerde beklediğini söyler ve onunla birlikte Ekrem'in gizlendiği balıkçı kulübesine doğru gider. Ne Necla, ne de Hüseyin, peşlerine takılan 2 adamı farketmez.
Ekrem, Hüseyin'i görür görmez üzerine atlar. Bir süre kavga ederler. Tam Ekrem, Hüseyin'i konuştururken yolda Necla'yla Hüseyin'in peşine takılan 2 adamdan biri ortaya çıkar. Bu adam, cinayet masasından Fehmi'dir. Fehmi, Ekrem'i teslim olmaya çağırır. Fırsatını bulup kaçan Hüseyin, trenin altında ezilerek can verir. Ekrem kaçar.
Hikmet, gazetede Hüseyin'in ölüm haberini ve bu ölümün arkasında Ekrem'in olduğunun düşünüldüğünü okur. Suzan'ı büyük bir korku sarar.
Fehmi, Necla'nın evine gelir ve Ekrem hakkında bilgi edinmeye çalışır. Necla, Ekrem'in balıkçı kulübesinde saklandığını ağzından kaçırır. Sıkı polis denetimine rağmen Suzan'ı bulup konuşturmak zorunda olan Ekrem, yoğurtçu kılığına girer ve Suzan'ı evde yakalamayı başarır. Suzan, yediği dayağın ardından herşeyin Hikmet'in planı olduğunu ve bildiklerini mahkemede anlatacağını söyler. Bu sırada eve gelen ve Suzan'ın söylediklerini işiten Hikmet, Suzan'ı silahıyla vurur. Ekrem'le Hikmet kavgaya tutuşur. Silah sesini duyan polisler eve gelince Ekrem kaçmak zorunda kalır. Ekrem, peşindeki polislerden kaçarken yaralanır. Ancak kendisini köprüden hareket halindeki trene atarak kurtulmayı başarır.
Hikmet, meyhaneye gider ve Mahmut'a para karşılığı Necla'yı kandırıp kendisine getirmesini teklif eder. Hikmet, Necla'yı döverek Ekrem'in yerini öğrenmeye çalışır. Ancak Necla konuşmaz. Bunun üzerine Hikmet, Necla'yı babasını öldürmekle tehdit eder.
Fehmi, Ekrem'i saklandığı kulübede yakalar. Suzan'ın katilinin Hikmet olduğunu bildiklerini ve onun diğer cinayetlerin de katili olabileceğinden şüphelendikleri için delil bulabilmek amacıyla tutuklamadıklarını söyler. Fehmi, Ekrem'e Hikmet'in er geç kulübeye geleceğini ve bunun masumiyetini ispat etmek için tek fırsatı olduğunu söyleyip gider.
Necla, babasının canı söz konusu olduğu için Ekrem'in yerini söylemek zorunda kalır. Hikmet, kulübeye doğru gider. Necla da Hikmet'in arkasından gider. Ekrem ve Hikmet birbirlerine ateş eder. Ekrem, Hikmet'i yakalamak üzereyken Necla kulübeye girer. Önce Necla'yi yakalayan daha sonra da vuran Hikmet, kulübeden kaçar. Hikmet, sürat teknesine atlayıp deniz yoluyla kaçmayı dener. Başka bir sürat teknesine atlayan Ekrem, Hikmet'i takip eder. Birbirlerine ateş etmeye devam ederler. Ekrem, Hikmet'in içinde bulunduğu sürat teknesinin motorunu vurur. Hikmet kendini denize atar. Ekrem'de Hikmet'in peşinden denize atlar. 2 sürat teknesi çarpışır ve infilak eder. Yüzerek karaya çıkarken dahi kavgaya devam ederler. Fehmi önderliğindeki polis teşkilatı, kendilerini Hikmet'e hissettirmeden takiplerini sürdürürler ve Hikmet suçlarını itiraf ettiği anda Hikmet'i tutuklarlar.
Suçsuz olduğu anlaşılan Ekrem beraat eder. Hikmet ise idamla yargılanır.
Ekrem, durumu ağırlaşan Necla'yı görmek için hastahaneye gider. Necla, Ekrem gelmeden kısa süre önce ölür. Ekrem, Necla'nın ölümünden dolayı büyük vicdan azabı çeker ve kendini sorumlu hisseder. Ekrem, Necla'nın ölmeden önce kendisine bıraktığı mektubu okur. Mektupta Necla, ömrü boyunca Ekrem'i sevdiğini ve onları kaderin ayırdığını söyler.

Comment / Yorum:

"Polis herşeyi bilir" jeneriğiyle başlayan İntikam Alevi, yönetmenlik kariyerine 1956 yılında başlayan ve bu yıla tam 4 film sığdırmayı başaran Osman F. Seden'in 1956'da çektiği 4. ve son filmi. Filmin vizyona giriş tarihi 14.11.1956
Dönemin Türk filmlerini incelediğimizde film sürelerinin genellikle 70 - 90 dakika arası olduğunu görüyoruz. İntikam Alevi ise 2 saate yaklaşan süresiyle bu genellemenin dışında kalıyor. Filmin süresinin dönemin diğer örneklerine göre uzun olması, filmi sıkıcı kılmamış. Tam aksine filme anlatmak istediği herşeyi kesmeden, yarım bırakmadan anlatabilme fırsatı vermiş.
Filmin kötü adamları Hikmet ve Hüseyin'in kötülük yapma nedenlerini ve polisin Hikmet'i ele geçirebilmek için arka planda durduğunu bilmemiz, senaryonun inandırıcılığını bir kat daha arttırıyor. Üstelik filmin mutlu final yapmaması da şaşırtıcı.
Ayhan Işık'ın giderek zirveye tırmanmaya başladığı bir dönemde Kenan Pars, Mualla Kaynak ve Turgut Özatay gibi yine dönemin popüler olmaya başlayan isimleriyle bir araya geldiği film, oyunculuk performansları bakımından da başarılı olarak değerlendirilebilir. Filmin oyuncu kadrosunda aynı yıl yönetmenliğe atılan ve 1984'e kadar yönetmenliğe devam eden O. Nuri Ergün'de yer alıyor.
Osman F. Seden'in dehasının ilk örneklerinden biri olan İntikam Alevi, dönemsel olarak incelendiğinda yenilikçi olarak değerlendirilebilecek geri dönüşlü anlatım tarzıyla süre kısıtlamasına girmeden anlatmak istediğini anlatan oldukça sürükleyici bir polisiye.

Imdb note : - (Filmin imdb'de notu bulunmuyor)     My note : 7

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder