Uyarı :

UYARI: "Konu / Subject" bölümlerinde filmlerin hikayeleri baştan sona anlatıldığı için bu bölümleri, filmleri izledikten sonra okumanız tavsiye edilir.

16 Ekim 2013 Çarşamba

Night Train to Lisbon / Nachtzug Nach Lissabon / Lizbon'a Gece Treni (2013)

Director / Yönetmen:

Bille August

Screenplay / Senaryo:

Greg Latter
Ulrich Herrmann

Novel / Kitap:

Pascal Mercier (from "Nachtzug Nach Lissabon")

Cast / Kadro:

Jeremy Irons
Mélanie Laurent
Jack Huston
Martina Gedeck
                                                             Tom Courtenay
                                                             August Diehl
                                                             Bruno Ganz
                                                             Lena Olin
                                                             Beatriz Batarda
                                                             Marco D'Almeida
                                                             Christopher Lee
                                                             Charlotte Rampling
                                                             Nicolau Breyner
                                                             Jane Thorne
                                                             Burghart Klaußner
                                                             Adriano Luz
                                                             Sarah Spale – Bühlmann
                                                             Filipe Vargas

Subject / Konu:

Bern'de fırtınalı bir gündür. Köprüden atlayıp intihar etmek üzere olan genç kadın, köprüden geçmekte olan Raimund tarafından kurtarılır. Bir öğretmen olan Raimund, kadını okula götürür. Kadın, ders sırasında aniden sınıftan çıkınca Raimund'da kadının sınıfta bıraktığı montunu alıp peşinden gitmek zorunda kalır. Ancak kadını bulamaz. Raimund, kadının montunun cebinden çıkan Portekizce yazılmış kitaba göz atar. Kitabevine kitabı araştırmak için gider ve kadının kitabı dün satın aldığını öğrenir. Kitabın arasından son durağı Lizbon olan bir tren bileti düşer. Raimund, tren 15 dakika sonra hareket edeceği için aceleyle tren istasyonuna gider. Ne yapacağını bilemez ve hareket eden trene biner. Trende kitabı okumaya başlar.
Tren Lizbon'a varır. Elinde sadece kadının montu ve kitabı olan Raimund, gidip bir otele yerleşir. Kitabın yazarı Doktor Amadeu De Almedia Prado'yu aramaya başlar. Adresini bulup kliniğine gider. Kendisini Amadeu'nun kız kardeşi Adriana karşılar. Raimund, elindeki kitabın sadece 100 adet basıldığını ve Amadeu'nun başka basılan kitabı olmadığını söyler. Raimund, Amadeu'nun kitabında da bahsi geçen babasının nasıl öldüğünü sorunca Adriana rahatsızlık duyar. Raimund, evden ayrılırken evin hizmetçisi Raimund'a Amadeu'yu Prazeres Mezarlığı'nda bulabileceğini söyler.

Mezarlığa giden Raimund, Amadeu'nun mezarını bulur. Amadeu'nun 1974 yılında öldüğünü öğrenir. Kitabı okumaya devam eder. Amadeu, kitaba yıllarca kafasını meşgul eden şeyleri yazmıştır.
Küçük bir kaza sonucu gözlüğü kırılan Raimund gözlükçüye gider. Gözlükçüde Lizbon'a geliş hikayesini anlatır. Gözlüğünü yapan Mariana, huzurevinde kalan amcası Joao'nun Amadeu'yu tanıdığını ve onun gibi baskıcı Salazar iktidarına karşı direniş sürecini yaşadığını söyleyince Joao'yla görüşmeye gider. Joao, hapishanedeyken kendisini ziyaret etmesine izin verilen tek kişinin Amadeu olduğunu söyler. Joao, çok iyi bir piyanist olduğunu, ancak kendisini sorgulamak için gelen istihbaratçılar tarafından ellerinin sakat bırakıldığını anlatır.
Raimund, Joao'dan öğrendiği Amadeu'nun öğretmeni ve onu defneden kişi olan Peder Bartolomeu'yu ziyaret eder. Peder, babası hakim olduğu için aristokrat bir aileden gelen Amadeu'nun zekasından bahseder. Devrim günü cenazesinin kırmızı karanfillerle kalkışını anlatır.

Raimund, tekrar Adriana ile görüşmeye gider. Amadeu hiç ölmemiş gibi yaşayan Adriana'yla Amadeu'nun anevrizma oluşu üzerine konuşur. Adriana, Amadeu'nun ileride Joao'nun ellerini sakat bırakacak acımasız istihbaratçı Rui Mendes'i kurtardığı ve bu yüzden kimileri tarafından hain ilan edildiği geceyi anlatır.
Joao, Raimund'u arar ve onunla tekrar görüşmek ister. Ona ellerinin sakat bırakılmasına neden olan, direniş sırasında herşeyi bildiği için istihbaratçıların ulaşmaya çalıştığı kadın Estafania'dan bahseder. Amadeu'nun en yakın arkadaşı Jorge'ye direnişe katılmak istediğini söylemek için yanına gittiği gece Estafania ve kendisiyle nasıl tanıştığını anlatır. Bütün düşmanların adreslerini ve bilgilerini, devrim sonrasında alınacak intikamlar için hafızasında stoklayan Estafania, daha ilk tanışmada Amadeu'nun cazibesine kapılır.

Raimund, Adriana ile görüşmeye gider. Adriana henüz eve dönmediği için beklemeye koyulur. Bu sırada evin hizmetçisi Clotilde'le Amadeu hakkında konuşur. Clotilde, Amadeu'nun bir yemek sırasında ölüm tehlikesi geçiren Adriana'yı kurtarışını anlatır. Tam bu sırada eve geri dönen Adriana, kliniğin direniş için kullanılışını anlatmaya başlar. Estafania'nın kliniğe geldiğini ve Amadeu'ya artık Jorge'la yapamayacağını söylediğini, Amadeu'yu gördüğü son gece olanları anlatır. Amadeu ve Estafania, kliniğe gelirler. Amadeu, Adriana'ya bütün hastaları göndermesini ve ışıkları kapatmasını söyler. Joao, kliniğe gelip kapıyı çalmaya başlayınca Adriana, Amadeu'ya haber vermek için Estafania'yla birlikte bulundukları odaya gider. Estafania ve Amadeu'yu öpüşürken görür. Amadeu, Joao'yla konuşmak için kapıya gider. Joao, Jorge'nin Estafania'yı herşeyi bildiği için bir tehdit olarak gördüğünü ve öldürülmesine karar verdiğini söyler. Estafania'nın klinikte olduğundan haberi olmayan Joao gidince; Amadeu, bir çanta hazırlayıp arabaya atlamaya ve Estafania'yla uzaklara gitmeye karar verir.

Raimund, Jorge'u gittiği satranç kulübüne kadar takip eder. Jorge, takip edildiğini fark eder ve Estafania'ya ne olduğunu soran Raimund'u yanından kovar.
Raimund, Mariana ile akşam yemeğine çıkar. 5,5 yıl önce karısının kendisini sıkıcı bulduğu için terk ettiğini anlatır.
Raimund'a okuldaki öğretmenlerden Kagi'den telefon gelir. Kagi, köprüde karşılaştığı kadının kendisiyle görüşmek için okula geldiğini haber verir.
Jorge, bu kez peşinden gelen Raimund'la konuşmaya razı olur. İlk olarak mezun oldukları gece, Amadeu'nun kendisine hazır bir eczane vererek yaptığı büyük jesti anlatır. Sonra Estafania'ya aşık oluşunu, birlikteliklerini, Estafania'yı Amadeu'dan kıskanmaya başlayışını ve son gece ikisini öpüşürken gördükten sonra Joao'dan silahını alıp kliniğe gidişini anlatır. Amadeu ve Estafania, arabayla kaçmak üzerelerken silahla önlerine çıkar. Ama Amadeu, silahı elinden alıp fırlatır. Arabayı çalıştırıp giderler.
Jorge, 2 sene önce bir seminer için gelen Estafania'yı tesadüfen gördüğünü, İspanya'daki Salamanca Üniversitesi'nde tarih öğretmenliği yaptığını öğrendiğini söyler.

Raimund, sabah kalkıp eşyalarını toparlar. İspanya'ya gitmek üzere hareket edeceğinden oteldeki hesabını kapatmak ister. Bu sırada Bern'de köprüde intihar etmek üzereyken kurtardığı genç kadını karşısında bulur. Raimund'a teşekkür eder. Raimund, montunu teslim ettiği genç kadının ismini öğrenmek ister. Kadın adının Catarina Mendes olduğunu söyler. Catarina, Lizbon Kasabı olarak anılan Rui Mendes'in torunudur. Catarina, çok sevdiği büyükbabasından insanların neden nefret ettiğini Amadeu'nun kitabı sayesinde anladığını söyler.

Raimund, Mariana'yla beraber kendisini bekleyen Estafania'nın evine gider. Estafania, babasının başına gelenleri, güçlü birine ihtiyaç duyduğundan Jorge'la birlikte oluşunu ve Amadeu'yla tanıştıktan sonra ona nasıl aşık olduğunu anlatır. Ardından kaçtıkları geceyi anlatmaya başlar. Amadeu, yol boyunca kendisini soru yağmuruna tutup bunaltır. Sınıra 5 kilometre kala kendisini bagaja saklar. Sınırda pasaport kontrolünden sonra araba aranmaya başlanır. Sıra bagajın kontrolüne gelince Amadeu, kendisinin bir suçlu gibi kontrol edilmesinden rahatsız olduğunu ve tanıdığı Rui Mendes'le konuşmak istediğini söyler. Rui Mendes'le yapılan bir telefon görüşmesinin ardından sınırdan kazasız belasız geçmeyi başarırlar. Geceyi arabada geçirirler. Sabah olunca Amadeu, birlikte uzaklara gitmek istediğini ve kitaplar yazmak istediğini söyler. Estafania ise buna hazır olmadığını ve yanında gelemeyeceğini söyleyip kendisini Salamanca'daki arkadaşlarına bırakmasını ister. Amadeu, iyi şanslar dileyip gider. Estafania daha sonra Amadeu'nun ölüm haberini alır. Cenazesine gider.
Raimund, Estafania'ya Amadeu'nun anevrizması olduğu ve beyin damarı patladığı için öldüğünü açıklar.
Mariana, istasyona Raimund'u uğurlamaya gelir. Raimund son birkaç gündür yaşadığını hissettiğini söyleyince; Mariana, neden sadece burada kalmıyorsun der.

Comment / Yorum: 

Pascal Mercier’in dünya genelinde çok satan felsefik romanı “Nachtzug Nach Lissabon / Lizbon’a Gece Treni”, Greg Latter ve Ulrich Hermann tarafından senaryolaştırılır. Filmi, 1993 yapımı “The House of The Spirits / Ruhlar Evi” ve 1998 yapımı “Les Misérables / Sefiller” gibi filmleriyle uluslararası bir üne kavuşup Hollywood’ta da kendisine yer edinmeyi başaran Danimarkalı yönetmen Bille August yönetir.

Yaklaşık 7.700.000 euro’ya mal olan Night Train to Lisbon, 13 Eylül 2013 itibariyle dünya genelinde 8.962.375 dolar hasılat elde eder. Daha önce The House of The Spirits’te birlikte çalışan Bille August ve Jeremy Irons, Night Train to Lisbon’la tam 20 yıl sonra tekrar bir araya gelirler. Son yıllarda ucuz ve başarısız Hollywood yapımlarında görmeye alışkın olduğumuz Jeremy Irons, Raimund rolüyle eski başarılı günlerini andıran bir performans sergiler. Oyuncu kadrosunda günümüzün popüler oyuncuları Mélanie Laurent ve Jack Huston’un yanı sıra Lena Olin, Charlotte Rampling ve Christopher Lee gibi usta  isimler de yer almakta. Filmin orijinal kadrosunda Adriana rolünü Vanessa Redgrave’in canlandırması düşünülmüştü. Ancak rol Charlotte Rampling’e gitti.
Amadeu’nun çözümlemelerle açığa çıkan ilgi çekici hikayesi, felsefi ve edebi bir dille süslenince ortaya sürükleyici ve zihne kazınan bir anlatım çıkmış. Film, günümüz İsviçre’sinden başlayıp Lizbon’un Salazar diktatörlüğündeki acılı günlerine kadar uzanan; seyirciyi devrim, aşk ve ölüm üçgeninde gizemli bir yolculuğa çıkaran başarılı bir yapım.

Imdb note: 6.5                               My note: 8

14 Ekim 2013 Pazartesi

Assault on Precinct 13 / 13. Bölgeye Saldırı (1976)


Director / Yönetmen:

John Carpenter

Screenplay / Senaryo:

John Carpenter

Cast / Kadro:

Austin Stoker
Darwin Joston
Laurie Zimmer
Martin West
Tony Burton
Charles Cyphers
Nancy Loomis
Peter Bruni
John J. Fox
                                                            Marc Ross
                                                            Alan Koss
                                                            Henry Brandon
                                                            Kim Richards
                                                            Frank Doubleday
                                                            Gilbert De La Pena
                                                            Peter Frankland
                                                            Al Nakauchi
                                                            James Johnson
                                                            Gilman Rankin
                                                            Cliff Battuello
                                                            Horace Johnson
                                                            Valentine Villareal
                                                            Kenny Miyamoto
                                                            Jerry Viramontes
                                                            Len Whitaker
                                                            Kris Young
                                                            Randy Moore
                                                            Warren Bradley III
                                                            Joe Woo Jr.
                                                            William Taylor

Subject / Konu:

Los Angeles'ın varoşlarında polis, bir çeteden 6 kişiyi öldürür. Çeteler kontrol edilemez haldedir. Kayıp otomatik silahlar, çetelerin elindedir.
Teğmen Bishop, amiri tarafından taşınmak üzere bir karakol olan 9. bölgedeki 13. bölüme gönderilir.
Starker, Napoleon Wilson ve diğer 2 tutukluyu başka bir hapishaneye otobüsle nakletmek üzere teslim alır. Starker, yolda mahkumlardan biri rahatsızlanınca en yakın karakola gitmeye karar verir.
4 silahlı serseriden biri, önce dondurma satıcısını sonra da dondurma almak için gelen küçük kızı öldürür. Telefon konuşmasını bitirip kulübeden çıkan baba, kızının öldürüldüğünü görünce dondurma satıcısının silahını alıp serserilerin peşine düşer.
Starker, 13. bölüme geliri Bishop'la görüştükten sonra mahkumları nezarethaneye yerleştirir. Hasta mahkumun tedavi edilmesi için doktor çağırmaya çalışır. Ancak doktora ulaşmayı bir türlü başaramaz.
Takibini sürdüren acılı baba, kızını öldüren serseriyi öldürmeyi başarır. Mermisi bitip peşine diğer serseriler düşünce çareyi kaçıp en yakındaki karakol olan 13. bölüme sığınmakta bulur. Perişan haldeki adam, geçirdiği şokun etkisiyle konuşup yaşananları anlatamaz.
Karakolun elektriği kesilir. Memur Chaney, karakolun önünde vurularak öldürülür. Serseriler, karakolun etrafını sarar. Durumdan habersiz olan Starker, doktora ulaşamadığı için mahkumları otobüse nakletmektedir. Tam bu sırada üzerlerine ateş açılır. Starker, hasta mahkum ve 2 polis memuru öldürülür.

Wilson ve diğer mahkum ise karakola kaçmayı başarırlar. Karakol uzun süre kurşun yağmuruna tutulduktan sonra ortalık sakinleşir. Karakolun onlarca serseri tarafından kuşatılması üzerine 2 mahkum, nezarethaneden çıkartılıp ellerine silah verilir. Bishop, memur Leigh ve mahkumlar Wilson'la Wells, karakolu basmaya çalışan serserilerle silahlı çatışmaya girerler. Çatışma durduğunda öldürdükleri serserilerin cesetlerinin ortadan kaybolduğunu görürler. Wells'in bodrumdan geçip karakolun önündeki arabaya ulaşmasını ve yardım çağırmak için gitmesini planlarlar. Wells arabaya ulaşmayı başarsa da başından vurularak öldürülür.

Bishop, Leigh, Wilson ve sessizliğe gömülmüş acılı baba, karakolun bodrum katına giderler. Karakol basılıp üzerlerine gelinince magnezyum dolu tüpe ateş edip patlatırlar. Baskıncıların bu şekilde öldürürler. Olay yerine polis ekipleri gelir.

Comment / Yorum: 

Yaklaşık 150.000 dolara mal olan ve 20 gün gibi kısa bir sürede çekilen Assault on Precinct 13, John Carpenter tarafından yazılıp yönetilir. Howard Hawks'un sıkı bir hayranı olan John Carpenter, modernize edilmiş bir western film yapmak için yola çıkar. Hawks'un 1959 yapımı "Rio Bravo" adlı meşhur western filminden esinlenir. Darwin Joston'un canlandırdığu Napoleon Wilson karakterini yazarken de Sergio Leone'nin 1968 yapımı efsane westerni "C'era Una Volta Il West / Once Upon a Time In the West" ya da film Türkiye de oynatıldığında kullanılan ismiyle "Bir Zamanlar Batıda / Batıda Kan Var"da Charles Bronson'un canlandırdığı Harmonica karakterinden esinlenir.

Kayda değer bir oyuncu bulunmayan filmin oyuncu kadrosunun deyim yerindeyse 2. sınıf oyunculardan oluşturulduğu söylenebilir.
Film boyunca toplam 59 kişi öldürülür. Kimi eleştirmenler filmin western türünü tiye aldığını düşünse de yanılırlar. Film, Premiere Magazine dergisinin 1999 yılının Temmuz ayında yayınlanan sayısında açıklanan "50 Bilinmeyen Klasik Film" listesinde yer alır. John Carpenter tarafından bestelenen filmin "The End" isimli müziği, Yeşilçam'da bir efsane haline geldi. Onlarca filmde kullanılan müzik, Nuri Alço'nun bazı filmlerinde tecavüz sahnelerinde kullanılınca; sanatçıyla özdeşleştirildi.

Imdb note : 7.4                               My note : 5

10 Ekim 2013 Perşembe

Elysium / Elysium: Yeni Cennet (2013)

Director / Yönetmen:

Neill Blomkamp

Screenplay / Senaryo:

Neill Blomkamp

Cast / Kadro:

Matt Damon
Jodie Foster
Sharlto Copley
Alice Braga
Diego Luna
Wagner Moura
William Fichtner
Brandon Auret
Josh Blacker
                                                            Emma Tremblay
                                                            Jose Pablo Cantillo
                                                            Maxwell Perry Cotton
                                                            Faran Tahir
                                                            Adrian Holmes
                                                            Jared Keeso
                                                            Carly Pope
                                                            Ona Grauer
                                                            Michael Shanks
                                                            Christina Cox
                                                            Terry Chen

Subject / Konu:

Yıl 2154. Dünyanın en zenginleri, yaşam tarzlarını korumak için dünyayı terk edip imtiyazlarla dolu Elysium'a yerleşirler. Küçük bir çocuk olan Max, Frey'e birgün Elysium'a gideceğine ve kendisini de yanında götüreceğine söz verir.
Yıllar sonra robot üretiminde çalışan Max, kolu kırılıp hastaneye gittiğinde bir hemşire olan Frey'le karşılaşır. Bir süre dil döktükten sonra randevu koparmayı başarır.
3 kayıt dışı hava aracının Elysium'a yaklaşmakta olduğu Savunma Bakanı Delacourt'a bildirilir. Bakan Delacourt, dünyada bulunan ajan Kruger'ı görevlendirir. Kruger, hava araçlarını vurmak üzere 4 füzeyi ateşler. Füzeler 2 hava aracını içersindeki kaçaklarla beraber imha eder. Füzeden kurtulmayı başaran diğer hava aracı ise Elysium'un atmosferine girmeyi başarır. Kaçaklar, Elysium'a iniş yapan araçtan etrafa kaçışmaya başlar. Kaçaklar arasında bulunan bir anne, sakat kızını iyileştirme kabinine sokar. Elysium güvenliği, kaçaklardan 32 kişiyi tutuklar, 13 kişiyi öldürür. Geriye kalan son 2 kişi olan anne ve iyileştirme kabininden sağlığına kavuşmuş olarak çıkan kız da güvenlik tarafından yakalanır. Kaçaklar sınırdışı edilir.

Robotların fırınlandığı bölümün kapısı sıkışınca amiri Max'i bu işi derhal çözmeye zorlar. İçeriye girdiğinde kapı kapanır ve fırın çalışmaya başlar. Max, fırından çıkarıldığında ölümcül dozlarda radyasyona maruz kaldığını, organ yetmezliği yaşayacağını ve 5 gün içersinde öleceğini öğrenir.
Bakan Delacourt, Başkan Patel'e rapor verir. Bakan Delacourt, kirli geçmişli biri olan ajan Kruger'ı gizlice görevlendirdiği için ajan Kruger'ın görevine son verilir.
Max, iyileşebilmesinin tek yolunun Elysium'a gitmek olduğunu farkındadır. Elysium'a arkadaşı Julio'yla birlikte gidebilmek için Örümcek'le zorlu bir anlaşma yapar.
Başkan Patel'in tavrını zayıflık olarak gören Bakan Delacourt, darbe yapıp Elysium'un yönetimini ele geçirmek için Max'in çalıştığı şirketin sahibi Carlyle'la gizli bir silah anlaşması yapar.
Max'in vücuduna yaptığı anlaşma gereği çip ve elektronik aksam monte edilir. Max, anlaşma yaptığı kişilerle dünyadan Elysium'a gitmek üzere havalanan Carlyle'ın aracını düşürür. Durumu haber alan Bakan Delacourt, Kruger'ı tekrar görevlendirir. Vurulan Carlyle'ın beynine yerleştirilmiş veriler, Max'in beynine aktarılır. Ancak Max'e aktarımı tamamlanan bilgiler, hasarlı olarak gelir. Bu sırada Kruger, saldırıya geçer. Kruger, Julio dahil herkesi öldürse de; Max, yaralı halde kaçmayı başarır. Durumu giderek ağırlaşan Max, Frey'i bulur ve kendisine yardım etmesini ister. Frey, Max'i evine götürür ve kanamasını durdurur. Frey, Elysium'a gideceğini anladığı Max'ten kendisini ve ileri derece lösemi olan kızı Mathilda'yı da götürmesini ister. Max, Elysium'da neyle karşı karşıya kalacağını bilmediğinden Frey'in isteğini geri çevirip evden ayrılır. Kruger, Max'in bulunduğu bölgeyi tespit eder. Frey'in evine gelir. Frey'i ve Mathilda'yı alıp yanında götürür.

Bütün uçuşların bloke edildiğini ve Elysium'a gidemeyeceğini öğrenen Max, beynine aktarılan verilerin Elysium için çok şey ifade ettiğini öğrenir ve bunu pazarlık için kullanmaya karar verir. Elinde bir bombayla Kruger'a teslim olur. Kendisine müdahale edilirse bombayı patlatıp kafasını havaya uçuracağını; şayet iyileştirme kabinine girmesine izin verilirse kafasındaki verilerin alınmasına izin verileceğini söyler. Kruger'ın hava aracına biner. Araçta Frey ve Mathilda'da bulunmaktadır. Araç Elysium'a inmek üzereyken Kruger ve adamları, Max'i etkisiz hale getirmeye çalışır. Çıkan arbede sonucu bomba patlar ve Kruger ölür. Frey, Mathilda'yı iyileştirme kabinine götürse de kabini aktif hale getiremeden yakalanır. Max'te etkisiz hale getirilir.
Max'e çip ve elektronik aksam takan Örümcek ve çetesi, yaşanan karışıklıklardan yararlanıp Elysium'a iner.
Max, veri aktarımı için tutulduğu laboratuvardan kurtulmayı başarır. Frey ve Mathilda'yı aramaya koyulur.
Adamları Kruger'ın cesedini iyileştirme kabinine koyup onu tekrar hayata döndürürler. Kruger, Bakan Delacourt'u boynundan yaralayıp Frey'le Mathilda'nın kapatıldığı odaya atar. Frey, Bakan Delacourt'u kurtarabilmek için müdahalede bulunur. Kruger, Max'ten intikamını almak ve Elysium'un kontrolünü ele geçirmek için harekete geçer. Tüm yetkilileri öldürmeye başlarlar.
Bakan Delacourt, Frey'in tüm çabalarına rağmen ölür. Max, Kruger'ın adamlarını öldürür ve Frey'le Mathilda'yı kurtarıp iyileştirme kabinine gitmeleri için yollar. Öürmcek'le buluşur ve kendisindeki verilerle sistemin yeniden kurulabilmesi için harekete geçerler. Kruger, peşlerine düşer. Max, oldukça zorlu bir kavgadan sonra önüne çıkan Kruger'ı öldürmeyi başarır. Max, telsizle konuştuğu Frey'le vedalaştıktan sonra kendi hayatını feda ederek kafasındaki verileri herkesin Elysium'un nimetlerinden yararlanabileceği bir sistemin kurulabilmesi için Örümcek'in kontrolünde Elysium'un sistemine bağlanır. Sistem yenilenir. Frey, Mathilda'yı girdiği bir evdeki iyileştirme kabininde tedavi eder. Elysium'dan dünyaya tıbbi yardım gider.

Comment / Yorum: 

Neill Blomkamp'ın ilk uzun metrajlı yönetmenlik deneyimi 2009 yapımı "District 9 /Yasak Bölge" büyük ses getirince; yönetmenin 2. filmi merakla beklenmeye başlandı. Elysium projesi hayata geçirildiğinde filmde Matt Damon ve Jodie Foster gibi Hollywood'un dev isimlerinin, Alice Braga ve Diego Luna gibi popüler uluslararası oyuncuların rol alacağı açıklandı ve bu beklentiyi daha da yükseltti. Yaklaşık 115.000.000 dolara mal olan film, 16 Eylül 2013 itibariyle dünya genelinde 232.388.000 dolar hasılata ulaşmayı başardı.

Filmin senaryosu yazılırken Bakan Delacourt'un erkek karakter olması planlanmıştı. Filmin geçtiği 2154 yılı, meşhur bilimkurgu Avatar'ın geçtiği yılla aynı. Diego Luna, hayranı olduğu Neill Blomkamp'la beraber çalışabilme şansını yakalayınca senaryoyu dahi okumadan rolü kabul etti.
Elysium, elbette standart Hollywood bilimkurgularından üstün bir yapım. Öne çıkan görsel efektler ve görüntü kalitesi, zaten bu işin ehli olan yönetmenin alameti farikaları. Ancak söz konusu Neill Blomkamp olunca ve çıtayı District 9'a göre koyunca bir tatminsizlikte yok değil. Elysium, türün meraklılarının akıcı şekilde seyredebilecekleri bir yapım. Ancak filmle ilgili beklentilerini District 9 paralelinde kuranların hayal kırıklığına uğrayabileceklerini söylemekte yarar var.

Imdb note : 6.9                               My note : 5.5

9 Ekim 2013 Çarşamba

This is The End / Buraya Kadar (2013)

Director / Yönetmen:

Seth Rogen
Evan Goldberg

Screenplay / Senaryo:

Seth Rogen
Evan Goldberg

Short Movie / Kısa Film:

Jason Stone (from "Jay and Seth Versus The Apocalypse")

Cast / Kadro:

James Franco
Jonah Hill
Seth Rogen
                                                            Jay Baruchel
                                                            Danny Mcbride
                                                            Craig Robinson
                                                            Michael Sera
                                                            Emma Watson
                                                            Mindy Kaling
                                                            David Krumholtz
                                                            Christopher Mintz Plasse
                                                            Rihanna
                                                            Martin Starr
                                                            Paul Rudd
                                                            Channing Tatum
                                                            Kevin Hart
                                                            Aziz Ansari
                                                            Samantha Ressler
                                                            Douglas M. Griffin
                                                            Lauren Graham
                                                            Carol Sutton
                                                            Yohance Myles
                                                            Richard Holden
                                                            Brian Huskey
                                                            Randi Rousseau
                                                            Travers Mackel
                                                            Amber Carew
                                                            London Gill
                                                            David Jensen
                                                            Jack Flynn
                                                            Carey Lamar Jones
                                                            Ricky Mabe
                                                            Jason Cox
                                                            Nick Carter
                                                            Howie Dorough
                                                            Brian Littrell
                                                            Aj Mclean
                                                            Kevin Richardson

Subject / Konu:

Seth Rogen, Los Angeles'a gelenm Jay'i havaalanından alıp evine getirir. Birşeyler atıştırırlar, uyuşturucu içerler ve Seth'in yeni 3D televizyonunda film izlerler. Seth, Jay'e James Franco'nun inşası yeni biten evinde vereceği partiye gitmeyi önerir. Jay, James Franco'dan hoşlanmasa da Seth'i kırmamak için partiye gitmeyi kabul eder. James, Seth'i çok sıcak karşılar. Partide bir sürü ünlü vardır ve çoğu Jay'i doğru dürüst tanımamaktadır. Seth, Jay'i yakın arkadaşı olan komedyen Jonah Hill'le tanıştırır.

Jay, partiden sıkılmaya başlar. Seth'le birlikte sigara almak için dışarıya çıkıp markete giderler. Jay, partiden sıkıldığını söyleyip eve dönmek ister. Tam bu sırada marketin camları patlar. Ortalık birden karışır. Bazı insanlar, gökten gelen mavi ışınlarla göğe doğru çekilir. Caddede tam bir kaos ortamı oluşur. Seth ve Jay, bu karmaşanın içinden kaçıp James'in evine dönmeyi başarırlar. Evden içeri girdiklerinde partinin tüm hızıyla devam ettiğini ve kimsenin dışarda olanlardan haberi olmadığını farkederler. Jay'in anlattıklarına kimse inanmaz. Partidekiler ardarda gelen şiddetli sarsıntılar yüzünden dışarı kaçışırlar. Her yer yanmakta ve yer yarılmaktadır. Partidekilerden bazıları da açılan dev çukura düşüp ölür. Jay, çukura düşmekten kurtulup James'in evine döner. Geriye sadece 5 kişi kalmıştır. Haberlerden felaketlerin ardından ayaklanma ve yağmalama başladığını, A.B.D. başkanını taşıyan uçağın düştüğünü ve sıkıyönetim ilan edildiğini öğrenirler.

Sababh uyandıklarında gece küvette uyuya kalmış vehiçbir şeyden haberi olmayan Danny Mcbride'i karşılarında bulurlar. Eğlenmek için amatör bir film çekerler. Filmi izledikleri sırada baltayla kapı kırılır ve içeriye su borusu içinde saklanarak hayatta kalmayı başaran Emma Watson girer. Emma, kendisine tecavüz edileceğini zannedince tüm içecekleri alıp evden gider. Evde susuz kalan 6 kafadar evin bodrumundaki 2 damacana suya ulaşmak için zeminden bodruma bir delik açmayı başarırlar. Suyu ziyan eden ve kurallara uymayan Danny'yi evden kovarlar.

Jonah, eve giren yaratığın tecavüzüne uğrar. Jonah'ın içine kötü ruh girer. Jay ve Craig, yiyecek ve içecek bulabilmek için James'in komşusunun evine girerler. Buldukları yiyecekleri alıp dönmek üzerelerken içeri bir yaratık girip üstlerine saldırır. Jonah ise James'in evinde James ve Seth'e saldırır. Yaratıktan kurtulmayı başaran Jay ve Craig,
James'in evine geri dönerler. Jay, üzerlerine saldıran Jonah'ın kafasına vurarak onu bayıltır. Jonah'ı sıkıca yatağa bağlarlar. Onu kötü ruhtan kurtarabilmek için şeytan çıkarma ayini yaparlar. Jay'le Seth arasındaki münakaşa sırasında yere düşen mum, önce yatağın sonra da Jonah'ın alev almasına neden olur. Alevler her yeri sarınca evden dışarı kaçmak zorunda kalırlar. Jonah, yanmakta olan evin içersinde kalır. James'in arabasına binmeyi düşündükleri sırada karşılarına bir yaratık çıkar. Kötü biri olduğunu düşündüğü için ızdırap çeken Craig, arkadaşlarına arabaya binmeleri için yaratığı oyalayacağını söyler. Craig, yaratığa saldırdığı sırada mavi ışınla göğe çekilir. James, Seth ve Jay arabaya binip kaçarlar. Çok geçmeden yağmacılar tarafından yakalanırlar. Yağmacıların başında insan eti yemeye başlayan Danny vardır. Danny, eski dostlarını da yiyeceğini söyler. James, Seth'le Jay'in kaçabilmesi için yağmacılarla kavga eder. Mavi ışınla göğe çekildiği sırada ettiği küfürler yüzünden göğe yükselemez. Danny ve yağmacılar, James'i diri diri yerler. Seth ve Jay kaçarlar. Karşılarına devasa büyüklükte bir yaratık çıkar. Yaratık kendilerine saldırdığı sırada Jay, mavi ışınla göğe doğru çekilir. Ama Seth çekilmez. Jay, Seth'i kurtarmak için elinden tutar ve birlikte yükselmeye başlarlar. Ancak yükselişleri bir noktada kesilmeye başlar. Seth, kendisinin Jay'in göğe yükselmesini engellediğini anlar ve Jay'in elini bırakır. Yaratığın ağzına doğru düştüğü sırada o da mavi ışıkla göğe yükselir. Birlikte bulutların üstünde yürüyen Seth ve Jay'i önlerine çıkan kapıda bir melek olmuş Craig'le karşılaşırlar. Seth ve Jay'de melek olurlar. Her isteklerinin yerine getirileceğini öğrenen Jay, Backstreet Boys grubunu tekrar bir araya getirir.

Comment / Yorum: 

32.000.000 dolara mal olan film, sadece Amerika genelinde 96.924.499 dolar hasılat elde ederek gişede başarılı oldu. Aslında filmin yönetmenleri Seth Rogen ve Evan Goldberg, filmin yapımcısı Sony’den 40.000.000 – 45.000.000 milyon dolar civarı bir bütçe talep etmişti. Ancak filmin planını pek beğenmeyen şirket, 32.000.000 dolar bütçede karar kıldı.
Film, 2007 yılında Jason Stone’un yönettiği ve Seth Rogen ile Jay Baruchel’in oynadığı “Jay and Seth Versus the Apocalypse” isimli kısa filmden yola çıkılarak Seth Rogen ve Evan Goldberg tarafından yazıldı ve yönetildi. Seth Rogen ve Jay Baruchel, bu filmde de başrolleri üstlendiler. Senaryonun orijinal finalinde James Franco ve Danny Mcbride’ın cehennemde Adolf Hitler’le birlikte marijuana içmesi planlasa da; daha sonra bu fikirden vazgeçildi.

Cameron Diaz, Mila Kunis, Edward Norton ve Elizabeth Banks, takvimleri uyuşmadığı için filmde rol alamadılar. Emma Watson’ın oynadığı rol, aslında Mila Kunis için yazılmıştı. Filmde oynaması için anlaşılan Daniel Radcliffe, kendisi için yazılan rolü beğenmeyince filmde oynamaktan vazgeçti.
Fantastik ve absürd öğeler içeren bir komedi filmi olan This is The End, vaat ettiğini veren yani eğlendiren bir film. Kısaca filmin seyret, gül, eğlen ve unut türünden filmlerden olduğu söylenebilir.

Imdb note : 7.4                               My note : 5.5